KAGİDER Ekonomi Danışmanı Özlem Derici Şengül Yazdı: Merkez Bankası Kararları ve Etkileri

KAGİDER Üyesi | 5ay önce | 7 dakikalık okuma

Merkez Bankası geçtiğimiz hafta hem önemli bir faiz kararı açıkladı hem de ardından iş dünyası ve bankacılık sektörü açısından önemli kararlara imza attı. TCMB politika faizini çoğu piyasa profesyonelinin beklediği gibi %30,0’dan %35’e yükseltti. Ayrıca faiz kararı notunda geçmiş ücret artışları, vergi zamları gibi unsurların enflasyona geçişkenliğinin büyük ölçüde tamamlandığı değerlendirmesinde bulunurken artan jeopolitik riskler kaynaklı olarak petrol fiyatlarının önümüzdeki dönemde maliyetleri artırabileceğini de belirtti.

Merkez Bankası’nın 3 ay önce yayınladığı Enflasyon Raporu’na göre bu yıl sonu için beklentisi enflasyonun %58.0, gelecek yılsonu için %33.0 olması yönünde. Merkez Bankası’nın faiz kararını açıkladığı notunda enflasyonun 3 ay önce tahmin ettiği aralığın üst sınırına yakın seyrettiğini belirtmesi 2 Kasım saat 10:30’da yayınlanacak yeni Enflasyon Raporu’nda bu tahminleri yukarı revize edebileceğini düşündürüyor. Yıl sonunda %70’e yakın seyreden 2023 sonu beklentilerine karşılık 2024 sonunda piyasa beklentisi enflasyonun %45’in üzerinde gerçekleşebileceği yönünde. Merkez Bankası’nın enflasyonu piyasanın altında beklemesi faiz artışlarını da piyasanın beklediğinden daha kısa süre içerisinde tamamlaması, piyasa beklentisine paralel beklemesi faiz artışlarına daha da devam edeceği anlamına gelecektir.

TCMB geçtiğimiz hafta ayrıca geçen sene boyunca bankacılık sektörüne önemli kısıtlamalar getiren ve ticari krediler başta olmak üzere kredilere erişimi engelleyen birçok düzenlemeyi iptal etti. TCMB’nin faiz artışları kredi maliyetlerini ve mevduat faizlerini artırıcı nitelikte olmakla birlikte bankacılık sektörünün kaynaklarını kredi vermek yerine devlet tahvili almaya harcamasına neden olan bu düzenlemelerin kaldırılması önümüzdeki dönemde çok daha sağlıklı bir mevduat ve kredi mekanizmasının oluşmasını sağlayacaktır. 20 Ekim itibarıyla ortalama 3 aylık mevduat faizi %43.7 seviyesinde bulunuyor. Sistemde KKM hesapları kaynaklı fazla TL bulunması enflasyonla mücadeleyi zorlaştırdığından önümüzdeki dönemde bu TL’nin çekilmesi amaçlı olarak bazı önlemler alındığını görebiliriz. Bu da mevduat faizlerini yukarı itecektir. Mevduat faizleri yani bankaların fon bulma maliyetlerinin yükselmesi kredi faizlerinin daha da artmasını beraberinde getirebilir. Yine 20 Ekim itibarıyla ihtiyaç kredisi ortalama faizi %61.3, taşıt kredisi faizi %47.2, konut kredisi faizi ise %41.5 seviyesinde bulunuyor.

Alınan kararların faizlerde artışa neden olması iş dünyasının işleyişi açısından karamsar bir tablo oluştursa da kararlar etkin bir serbest piyasa işleyişine dönülmesi açısından oldukça önemli. Bugün yaşayacağımız sıkışıklık sonunda talebin kısılması, fiyatlama davranışının düzelmesi, enflasyonist ortamın ortadan kalkması ve bankacılık sektörünün asli fonksiyonu aracılığıyla iş dünyasının hizmetine daha güçlü bir şekilde dönmesi için elzem. TCMB önümüzdeki dönemle ilgili olarak politika metni içerisinde geçtiğimiz aylarda da yer alan “enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir” cümlesini metninde tutmaya devam ediyor. Bunun anlamı, TCMB, beklentiler kırılana, sistem sağlıklı çalışmaya başlayana ve (fiyatlar değil) fiyat artışları gerilemeye başlayıncaya kadar faizleri yüksek tutmaya devam edecek. Kasım ve Aralık’ta muhtemelen faiz artışlarının daha düşük oranlarda devam ettiğini göreceğiz. Böylece yılsonunda şu an %35 olan politika faizinin %40’a çıktığını görebiliriz. Sonrasını yılsonundaki koşullar belirleyecek ancak bu esnada iş dünyası olarak bizlere düşen önümüzdeki 6 ay için sıkılaşan finansman koşullarına karşı hazırlıklı olmak, önlemimizi almak, temkinli davranmak ve gelecek yılın ikinci yarısı için hazırlanmak olmalıdır. Bugün alınan her türlü önlem o dönemde daha güçlü ve canlı bir ekonomi yaratmamız için fırsat verecektir.

Ülkeyi kurarken tarih yazan kadınlarımız ikinci 100 yılımızın bu ilk günlerinde de, sonrasında da ekonomimizin can damarı ve gururu olmaya devam edecektir. Bu vesileyle Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlar, hepinize işlerinizde büyük kolaylıklar, dirayet ve bol kazançlar dilerim.

KAGİDER Ekonomi Danışmanı

Özlem Derici Şengül



KAGİDER Üyesi

Girişimci

KAGİDER Üyesi