Finansal Sürdürülebilirlik

KAGİDER Üyesi | 1ay önce | 5 dakikalık okuma

FİNANSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Çevresel ve sosyal anlamda önemsediğimiz sürdürülebilirliğin finansal olarak önemi yadsınamaz. Finansal sürdürülebilirlik aslında kurumsal yönetimin içinde kendine yer bulur. İngilizcesi Enviromental , Social ve Corporate Governance olan ve güncel kısaltmasıyla ESG olarak bilinen bu terim ; geleneksel finansal analizin yanı sıra finansal olmayan potansiyel risk ve fırsatları da inceleyerek yatırımcılara daha kapsamlı bir analiz yapma imkânı sunan bir uygulamadır.

Avrupa Komisyonu (2021), sürdürülebilir finansı, finansal ve yatırım kararlarında ESG faktörlerini dikkate alarak gelişen bir süreç olarak tanımlamıştır. Ancak ESG faktörleriyle sınırlı olan bu tanım çok dar kapsamdadır. Sürdürülebilir finansın, finansmanını sürdürülebilir kılacak ve sürdürülebilirliğe katkıda bulunacak tüm faaliyetleri ve faktörleri kapsaması gerekmektedir. Sürdürülebilir politika hedeflerine ulaşılması, iklim finansmanı, karbon ve ESG beyanı, yeşil tahviller ve sosyal açıdan sorumlu yatırım gibi çeşitli yollarla elde edilebilir, bunların tümü sürdürülebilir finans tanımı kapsamında ele alınabilir

Uluslararası Sermaye Piyasası Birliği, sürdürülebilir finansmanı iklim, yeşil ve sosyal finansmanı içeren, finanse edilen kuruluşların uzun vadeli ekonomik sürdürülebilirliğinin yanı sıra; faaliyet gösterdikleri genel finansal sistemin rolü ve istikrarı ile ilgili daha geniş hususları da içeren finansman olarak tanımlamaktadır

Finansal sürdürülebilirlik, finansal kararların uzun vadeli sonuçlarını dikkate almayı ve bu kararları ekonomik, çevresel ve sosyal açıdan sürdürülebilir bir gelecek için optimize etmeyi amaçlar. Bu şekilde, hem finansal kazanç hem de toplumsal ve çevresel fayda elde edilmesi hedeflenir.Finansal boyuta ilişkin başlıca konular ekonomik faaliyetler, üretim ve tüketim alışkanlıkları ve ilgili politikalar olarak sıralanmaktadır. Ekonomik açıdan sürdürülebilir bir sistem ise, bir yandan kesintisiz bir şekilde mal ve hizmet üretebilmeli, diğer yandan devlet borçlarını ve dış borçları yönetilebilir düzeyde koruyabilmeli ve tarımsal veya endüstriyel üretime zarar veren aşırı sektörel dengesizliklerden kaçınabilmelidir.Çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim sürdürülebilir ekonomik faaliyetlere ve projelere daha uzun vadeli yatırımlara yol açar. Çevresel faktörler, iklim değişikliğinin hafifletilmesi yanı sıra daha geniş anlamda çevreyi, örneğin biyoçeşitliliğin kirliliğin önlenmesi ve döngüsel ekonomiyi içerebilir. Sosyal faktörler, eşitsizlik, kapsayıcılık, çalışma ilişkileri, insanlara ve onların becerilerine ve topluluklarına yatırımın yanı sıra insan hakları konularına atıfta bulunabilir. Kamu ve özel . kurumların yönetimi, yönetim yapıları, çalışan ilişkileri ve yönetici ücretleri dahil sosyal ve çevresel faktörlerin karar verme sürecine dahil edilmesini sağlamada temel bir rol oynar.

Yazımı sevdiğim ekonomist Kate Raworth’un sözlerinden alıntı yaparak sonlandırıyorum:

‘’Ekonomi, bir kuyruklu yıldız gibi değil, çember gibi olmalıdır: sabit, dengeli ve sürdürülebilir.’’ Formun Üstü


KAGİDER Üyesi 

Burcu Atılgan



KAGİDER Üyesi

Girişimci

KAGİDER Üyesi